İKİ KANUN

İki önemli kanun.Salabet (sertlik,katılık) diğeri Hararet.
Tabiatçılar batıl inançlarına göre esyaya hakiki tesir verip onların bizzat iş gördüklerini düşünür ve savunurlar.Salabet ve Hararet Kanunu ise felsefecilerin temel taşlarıdırlar.
Hararet Kanununa göre,güneş ısısıyla karşısındaki, her canlının büyüklüğü nisbetinde suyu buharlaştırmakta. Buharlaşma kadar su alınmazsa o canlı kurumakta. Öyleyse nazik yapraklar nasıl o sıcak Temmuz ve Agustos aylarında ayakta kalıyor. Keza sertlik kanunu da her önüne gelene mani olabilir diye felsefeciler ortaya düşünce atmışlar.
Üstad, Allah’ın kainata koymuş olduğu Salabet ve Hararet kanunu ile tabiatperestleri tokatlıyor ve hakikati gözlerine sokuyor. Bu iki kanunun birer memur olup hakim olmadıklarını söylüyor. Eğer hakim olsalardı bütün eşyayı kendilerine itaat ettirirlerdi. Ama öyle değil, salabet kanunu, ipek gibi yumuşak köke, hararet kanunu da yeşil yaprağa söz geçiremiyerek acizliklerini ortaya koyuyor.
Üstad, Hz. Musa (A.S) ile Hz. İbrahim (A.S)ın mucizelerinin bu asra bakan yönünü tefsir edip tabiatperestlerin fikrini çürütüyor. Herbir kök ve damar ayetin emrine uyarak karşısına çıkan sert taşları o emirle parçalıyor.
Her yaprak ve bitki Hz. İbrahim (AS) ın ayetini güneşe karşı okuyor. Güneş ayet hürmetine Allah’ın emrine uyarak o yeşil yaprağa itaat ediyor.
Asrın Müceddidi Bediüzzaman Said Nursi Hazretlerinin, Birinci Söz Risalesine kulak verelim:

”Her bir nebat ve ağaç ve otların ipek gibi yumuşak kök ve damarları ‘Bismillah’ der sert olan taş ve toprağı deler, geçer. ‘Allah namına, Rahman namına’ der her şey ona musahhar olur.
Evet havada dalların intişarı ve meyve vermesi gibi, o sert taş ve topraktaki köklerin kemal-i sühuletle intişar etmesi ve yer altında yemiş vermesi,hem şiddet-i hararete karşı aylarca nazik yeşil yaprakların yaş kalması tabiiyyunun ağzına şiddetle tokat vuruyor. Kör olası gözüne parmağını sokuyor. Ve diyor ki: ‘En güvendiğiniz salabet ve hararet dahi emir tahtında hareket ediyorlar ki, o ipek gibi yumuşak damarlar, birer asa-yı Musa (A.S) gibi ‘Asanı taşa vur’dedik.(Bakara Suresi 60) emrine imtisal ederek taşları şakkeder. Ve sigara kağıdı gibi ince nazenin yapraklar birer aza-i İbrahim (A.S) gibi ateş saçan hararete karşı ‘Ey ateş serin ve selamatli ol’ Enbiya Suresi 69) ayetini okuyorlar.”

0 cevaplar

Cevapla

Want to join the discussion?
Feel free to contribute!

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir