ISPARTA’NIN HAFIZ ALİ’Sİ, ALİ YAĞCI

Ali Yağcı, 1908 Eğridir doğumludur.Yıllarca muhtelif camilerde fahri imamlık yapan Ali Yağcı, risaleleri genç yaşta tanımış ve güzel yazısı ile yazarak hizmet etmiştir. Küçük yaşta attan düştüğü için kambur kalmıştır. Hafız olan Ali’ye halk arasında “Kambur Hafız” diye hitap edilir. Daha sonra ise dedelerinin yağ ticaretinden dolayı, “Yağcıların Kambur Hafız” lakabı ile tanınır.

Üstad Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri, Kastamonu Lâhikasında ‘Isparta’nın Hâfız Ali’si’ diye hitap ettiği Ali Yağcı,hayatı boyunca yüzlerce risale yazmıştır.

“Isparta’nın Hâfız Ali’si elhak ikinci bir Hüsrev olduğuna, benim de kanaatım geldi. Cenab-ı Hak onu ve Mehmed Zühdü gibi çok fedakârları ve Risale-i Nur’un hakikî sahiblerini Isparta’ya ihsan eylesin, âmîn.”(Kastamonu Lâhikası)

O yıllarda yazılan lahikalarda bahsi geçen Isparta’nın Hafız Ali’si ile ilgili bazı mektuplar şöyle:

“Aziz, sıddık kardeşlerim! Bu dakikada Hüsrev, Rüşdü, Re’fet, Isparta’nın Hâfız Ali’si askerlikten ne vakit geleceklerini merak ediyorum.” (Kastamonu Lâhikası)

“Hem Hüsrev’in ve Hâfız Ali’nin mektublarında isimleri bulunan sebatkâr kardeşlerime ve Kâtib Osman ve Mehmed Zühdü ve Isparta Hâfız Ali’si ve Sava kahramanlarına birer birer selâm ve dua ediyoruz.” (Kastamonu Lâhikası)

“Isparta içindeki has ve hâlis kardeşlerimizden, bu âhir mektublarda; Mehmed Zühdü, Isparta Hâfız Ali’sinden haber alamadığımdan merak ettim. Rahatsız değiller mi?” (Kastamonu Lâhikası)

Köylerde fahri imamlık yaptığı yıllarda Cuma hutbelerini Risale-i Nur’lardan hazırlayan Kambur Hafız Ali, o hutbeleri mimberden korkusuzca okurdu. Köylerde yüzlerce çocuğa Kur’an okumayı ve yazmayı öğretmiştir.

Yağcıların Kambur Hafız Ali’si ile ilgili anlatılan bir hatıra ise şöyle:

”Bir kış günü Sav’a risaleler gidecek. İki arkadaş risaleleri torbaya doldururlar ve gece karanlığında yola çıkarlar. Dağ yolunda giderlerken önlerine bir kurt sürüsü çıkar. Kurtlar başlarlar ulumaya. Hafız Ali kurtlara karşı sesinin çıktığı kadar başlar bağırmaya:

‘Bizler hain değiliz.Biz Kur’an hadimleriyiz.Biz vazifeliyiz.’
Birden, kurtlar ulumayı keser ve orayı terk edip dağılırlar. Böylece Hafız Ali ve arkadaşı risaleleri Sav’a ulaştırırlar.

25 Temmuz 1998 tarihinde Isparta’da vefat eden Ispartalıların, “Yağcıların Kambur Hafız Ali” lâkabını verdikleri Rahmetli Ağabeyimiz risaleleri öyle bir aşk ve şevkle yazmışki, o yıllarda evinden dört çuval dolusu elle yazılmış Risale-i Nur çıkmıştır. Kendisine Allah’tan rahmet dileriz.

0 cevaplar

Cevapla

Want to join the discussion?
Feel free to contribute!

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir